HABERİN VİDEOSUNA GİT 19 gün sonra cansız bedeni bulunan Narin'in ölümü araştırılıyor. Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nda başlayan otopsi işlemi sona erdi. Ön otopsi belgesine göre, 91 doku örneği, istismar dahil her türlü suçu ortaya çıkaracak şekilde alındı.
Adli tıp uzmanlarının ilk izlenimlerinde, çocuğun cesedinde ciddi anlamda çürüme başlamış olduğu tespit edildi.
Raporda, "Gözle görünür bir kesici-delici alet veya ateşli silah yaralanması yok." denildi. Ayrıca iç kanama bulgusu elde edilmediği belirtildi. Cesetteki çürüme nedeniyle ölüm zamanına ilişkin bir beyanda da bulunulamayacağı vurgulandı.
Doku örneklerinin bir kısmı, İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Kesin ölüm nedeninin, Diyarbakır ve İstanbul adli tıp kurumlarındaki incelemelerle belirlenebileceği ifade edildi. Narin'in nasıl ve ne zaman öldürüldüğü, kaç gün suyun altında kaldığı, öldürülmeden önce cinsel istismara uğrayıp uğramadığı, vücudundaki kemiklerin nasıl kırıldığı soruları ise otopsi raporUyla ortaya çıkacak. NTV yayınına katılan uzun süre cinayet büroda çalışan emekli Emniyet Müdürü ve Suç Araştırmaları Uzmanı Mesut Demirbilek, çocuk cinayetlerinde en önemli şüphelinin yakın çevre olduğuna dikkat çekip ilk 24 saatin çok önemli olduğunu vurguladı. Soruşturmada düğümü çözecek anahtarın hanenin içinde olduğuna dikkat çeken Demirbilek, kara kutunun anne olduğunu vurgulayıp "Baba belki orada yok ama sonrasında işe vakıf olduğunu ve gizlediğini düşünüyorum. Annenin ise çelişkili açıklamaları var." dedi. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Gökhan Oral ise cesedn suyun altında kalmasına rağmen delillerin kaybolmayacağını vurgulayıp "Soruşturmaya da önemli miktarda ışık tutacaktır." dedi.
Oral, Narin'in cansız bedenininde kırıkların ise önceden mi yoksa sonradan mı oluştuğunun da ortaya çıkacağını dile getirdi.