ABD'nin Illinois eyaletinde bulunan Cahokia yerleşim bölgesi yüzyüllar boyunca Kızılderililere ev sahipliği yaptı. 600 yıl önce Mississippi nehri vadisinden ayrılan kabilenin yerleşim bölgesini neden terk ettiği gizemini korurken yeni keşifler kabile hakkında ayrıntıları ortaya çıkardı. ABD’nin Illinois eyaletinde bulunan Cahokia yerleşim bölgesinde, 20 bin kişiye ev sahipliği yapan Kızılderili şehri, 600 yıl önce Mississippi nehri vadisinden kayboldu.Cahokia, 600 ila 1400 yılları arasında varlığını sürdürmüş ve o dönemde Kuzey Amerika'nın en büyük şehirlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Cahokia kabilesi gizemli bir şekilde ortadan kaybolurken, arkeologlar kültürleri, dilleri ve neden terk edildiğine dair ipuçları verebilecek yeni ipuçları ortaya çıkardı. Araştırmacılarından oluşan ekip kısa bir süre önce Illinois bölgesinde yaklaşık 900 yıl öncesine ait çanak çömlek, mikro matkaplar gibi aletler keşfetti. Daha önce ev inşa etmek için bölgede ağaçların kesildiği ve toprağın bozulması sebebiyle sele zemin hazırlanmış olabileceği ve kabilenin bu nedenle şehri terk ettiği düşünülmüştü. Ancak ortaya çıkan incelemeler sonucu Cahokia’nın en parlak döneminin 1800’lerin ortaları olduğunu ve endüstriyel gelişmenin yaşandığı yıllara dek zeminin bozulmadan kaldığı keşfedildi. Bu da çevresel bir felaketin yaşanmadığını gösteriyordu. Cahokia'nın kayboluşu ve terk edilmesi konusunda kesin bir neden bilinmemekle birlikte, çeşitli faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Bunlar arasında iklim değişiklikleri, doğal kaynakların tükenmesi, çevresel bozulma ve toplumsal değişimler yer almaktadır. Cahokia'nın büyüklüğü ve kompleks yapısı, döneminde bölgenin siyasi, ekonomik ve dini merkezi olarak önemli bir rol oynamıştır. Bugün Cahokia Mounds State Historic Site olarak bilinen alan, bu antik yerleşimin kalıntılarını barındırmaktadır.
Burada birçok büyük höyük, tapınaklar, yaşam alanları ve toplumsal yapılar bulunmaktadır. Cahokia'nın keşfi, Kuzey Amerika yerli kültürlerinin karmaşıklığını ve zenginliğini anlamamıza yardımcı olmuş ve arkeolojik çalışmalar için önemli bir kaynak olmuştur.
