Bu durum, ülkede faaliyette olan üç nükleer santralin güvenliği konusunda endişelere yol açtı. Moskova'nın saldırıları Ukrayna'nın nükleer santrallerinin çalışması için kritik öneme sahip elektrik trafo merkezlerini hedef aldı.
Greenpeace Ukrayna'daki nükleer uzmanlar, "Rusya'nın Ukrayna'yı yenmek için nükleer felaket tehdidini büyük bir askeri kaldıraç olarak kullandığı açık. Ancak saldırıları üstlenerek Rusya, Avrupa'yı 2011'deki Fukuşima, 1986'daki Çernobil veya daha da kötüsüyle karşılaştırılabilecek bir nükleer felaket riskiyle karşı karşıya bırakıyor." uyarısında bulunuyor. Çevreci örgüt, Rusya'yı Ukrayna'nın enerji şebekesine yönelik saldırılarını derhal durdurmaya ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nı (UAEA) ülkenin nükleer santralleri için kritik öneme sahip trafo merkezlerinde kalıcı önlemler almaya çağırdı. Pazar günü Rusya'nın saldırıları sırasında, dört ana trafo merkezinden üç nükleer santrale giden elektrik hatları kesildi ve "yüksek bir patlama" duyuldu. Söz konusu üç tesis, Ukrayna'nın elektriğinin yaklaşık üçte ikisini karşılıyor.
Rusya'nın daha önce gerçekleştirdiği saldırılarda ülkenin kömür ve petrolle çalışan santrallerinin çoğu tahrip olmuş, ülkenin bazı hidroelektrik tesisleri de hasar görmüştü. 1986 yılında Ukrayna, hatalı bir tasarımın Çernobil'deki bir reaktörün patlamasına yol açmasıyla dünyanın en kötü nükleer felaketini yaşamıştı.
Haber Kaynağı : NTV Dünya Haberleri Özetleri ve Haberin Tümünü Okumak İçin Tıklayınız